Temmuz 31, 2008

Görevimiz Tehlike I




Yaz bitmeye yüz tutmuşken, ben ilkbaharda pazarlanmaya başlanmış olan ürünlerin deneme sürelerini tamamlamış olmanın gururu ile tecrübelerimi aktarmak isterim. Haziran başıydı…Selülit sorunun boyutları sezonun ilk havuz açılışı ile yüzüme tokat gibi çarpıldı… O güne kadar hiç bir aksiyon almadığıma mı üzüleyim, haşemanın nerede satıldığını bilmediğime mi yanayım derken hemen selülit “tedavi” edici güneş kremlerine sarıldım…. Koruyucu demedim çünkü çoğunlukla bu ürünler pazarlama harikası olarak 2-3 şişeli paket programlar halinde satılıyor…Neyse selulitler gün ışığında daha da göz alırken acil çözümlerden medet uman ben koşup Lancaster programını kucaklamışım… Sür kurut 2 numaralı şişeyi yala yut, hop 3 numaralı şişeye geç derken bayaği da yoruldum… Sonuç hayal kırıklığı… Hayır siz yakınmalara bakmayın, standart Türk kadınından fazla değil sorun, hani o kadara da kim ne yapsa olmaz diye düşünmeyin. Üstelik kendimizle gurur duyabiliriz, bakın kimlerde ne selülit var! Ancak bu kadar para ve emek nafile, hepsi olduğu yerde duruyor…. İyisi mi ben haşemacıların yerlerini belirleyeyim… Selulitleri en azından bacak ve popoda heryere gezdireceğime göre en azından dikkati başka yere çekeyim dedim… Saçlarıma iki hare röfle attırdım ki ahenkle dans etsin… Gel gör ki saçların da cilt kadar hatta belki daha fazla bakıma ihtiyacı var… Loreal Professional serisinden Lumino Contrast serumu aldım; röfleli saçlar icin tek kelime ile harika bir ürün, boyalı saçlar için de mutlaka vitamin kuru olan durulanmayan yumuşatıcı Vitamino Color Leave in cream’i öneririm… Tabii saç selülit kapatsın diye topuğa kadar uzaltılmaya başlandı bile…

Gelecek bölüm biraz el bakımı ve tırnak olayına gireceğim…Dost başa düşman el ayağa….